Geleneksel Japon Mimarisi, MS 5. yüzyılda başlamış ve günümüze gelmiştir. Yapılar büyük tapınaklar olup günümüzde halen bu tarzda yapılar yapılmaktadır. Bu mimaride minimalizm ve sadelik ön plandadır. Hafifçe yükseltilmiş ahşap binalar, kiremit veya saz çalılar bu mimarinin karakteristik özelliklerindendir. Yaklaşık 1338 – 1573 tarihleri arasında geliştirilen Shoin-zukuri tekniği halen kullanılmaktadır. Geleneksel japon evlerine minka da denilir.

19. yüzyıl sonrasında yeni kültürlerle tanışan Japonya modern ve post modern mimariyle tanışmış ve Japon mimarisini ilerletmiştir. Japon mimarisinde Çin mimarisinin etkileri görülebilir.

Shoin-zukuri Tekniği

Bu teknik, ayrıca Sukiya-Zukuri olarak da bilinir. Zen felsefesinden etkilenmiştir. Ordu konağı, tapınak misafir salonu gibi pek çok çeşitli yerde kullanılan bir Japon konut mimarisidir ve günümüz Japon evlerinin temelini oluşturur. Japon iç mimarisindeki az eşya ve sadelikte shoin-zukuri’den gelmektedir.

Bahçe ve evin uyumu, esnek sınırlara olanak sağlama, antrenin girişte yer alması, sade ve organik mobilya kullanılması, değerli eşyalar için mahzen ve depolama yeri oluşturma başlıca özelliklerdendir.

japon mimarisi

Özellikleri

Eski Japon evlerinde tahta, pirinç samanı, kağıt ve kil gibi organik maddeler kullanılmıştır. Bir dönem Çin’in mimari tarzı görülse de 12.yüzyıldan itibaren Çin’in mimarisi görülmemiş ve shoin-zukuri tekniğiyle yapılan binalar yapılmaya başlamıştır. 16.yüzyılda daha çok kale ve tapınaklar yapılmıştır. Bu yüzyılda Japonlarda budizm yayılmış ve böylelikle budizm mimariye etki etmiştir. Zen felsefesinin izleri de yenilikçi bir açıyla mimariye etkilemiştir. Sonraki dönemlerde görülen geleneksel mimari yerini modern mimariye bırakmıştır.

Evler genellikle hinaki türünde olup çatılar kiaki ağacından eğimli bir biçimde hazırlanmıştır. Bu yüksek eğimin nedeni kar yağarken birikmenin önlenmesidir. Duvar yerine fusuma adı verilen kayabilen kapılar kullanılır. Bu kapıların kullanımı mekanın özelleştirilmesine imkan tanır. Ayrıca minkalarda teras önemli bir yer tutar. Binalarda boya kullanılmamıştır. Ayrıca binalar birbirine yakın ve küçük olarak inşa edilir. Kullanıcıya huzur veren evler yaratma önemli hedeflerindendir. Rahatlık ise 2.plandadır. Binaların dış görünüşleri gibi iç mimarilerinde de gelenekselleşmiş birçok önemli dekor vardır.

Geleneksel Japon Mimarisinin yanında günümüzde Japonya’da fütüristik mimari de görülebilir. Günümüz Modern Japon mimarisinde ahşap, cam, brüt beton, seramik ve paslanmaz çelik en çok kullanılan malzemelerdendir.

Kazunori Fujimoto ve Tadao Ando önemli Japon mimarlarıdır.

Tadao Anto

Tadao Anto, mimarlık eğitimi almamasına rağmen 20. ve 21.yüzyılın en önemli mimarlarındandır. Tasarımları bazı kuramcılara göre Modern Mimarlık’ın yeni bir yorumu, bazılarına göre ise yalnızca birer Modernizm eklektisizmidir. Japon minimalizmini Avrupa ve Amerika’da ortaya çıkan ve etkisini gösteren modern mimariyle birleştirmiştir. Yapılarında kullandığı günışığı, su, cam ve peyzaj kullanımı yeni bir bakış açısı ortaya çıkarmıştır. Ayrıca mimarlığın en saygın ve önemli 4 ödülünü ( Carlsberg Mimarlık Ödülü, Pritzker Ödülü, Praemium Imperial Ödülü, Kyoto Ödülü) almış tek mimardır. Uluslararası modern mimarlığa yeni bir boyut kazandırmıştır.

Daha fazla yazı için

Bizimle iletişime geçin

4 thoughts on “Japon Mimarisi

  1. Geri bildirim: TADAO ANDO - Archi101
  2. Geri bildirim: Arata Isozaki - Archi101
  3. Geri bildirim: Himeji Kalesi - Archi101

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir