İçindekiler

himeji kalesi
Himeji Kalesi – Himeji, Japonya – Fotoğraf: Jack Young

Himeji Kalesi

Beyazlar içindeki Himeji Kalesi, Japonya’nın Honshū adasında yer alan Himeji şehrinde bulunmaktadır. Kale 700 yıllık geçmişiyle, Japon kale mimarisinin günümüze kalan en güzel örneğidir. Ayrıca depremler ve 2.Dünya Savaşı sırasındaki bombalamalara rağmen hiç hasar almayan nadir yapılardandır. Himeji, kanatlanmakta olan bir balıkçılı andırdığından “Beyaz Balıkçıl Kalesi” (Hakuro-jō /Shirasagi-jō) ismiyle de anılmaktadır. Eşsiz ahşap işçiliğiyle Japonya’nın en çok ziyaret edilen ve en büyük kalesi olan Himeji, 1964’teki restorasyonundan itibaren 45 milyonu aşkın ziyaretçi almıştır. 1993’te UNESCO Dünya Mirasları Listesi’ne girmiştir ve kalenin içinde yer alan 5 yapı Japonya’nın Ulusal Hazineleri arasındadır.

Tarihi

Himeji Kalesi’nin ilk hali 1333’te bir Japon samurayı ve Harima vilayetinin o zamanki yöneticisi olan Akamatsu Norimura’nın, Himeyana tepesine bir kale yaptırmasıyla ortaya çıkmıştır. Yapımından 1 yıl sonra oğlu Sadanori tarafından yıkılmış ve yerine Himeyana Kalesi yapılmıştır. Yaklaşık 200 yıl sonra bölgeye Kudora klanı yerleştirilmiş ve klanın feodal yöneticisi Kudora Shigetaka yapıyı Himeji Kalesi’ne dönüştürmüştür. Kale; 1580’de Japonya’nın ikinci büyük birleştiricisi olarak görülen Toyotomi Hideyoshi’ye sunulmuş ve kaleye onun tarafından köklü değişiklikler yapılarak 3 katlı bir bina inşa edilmiştir.

Kale, 1600’de Sekigahara Savaşı’nda gösterdiği başarıdan dolayı Tokugawa Ieyasu tarafından damadı Ikeda Terumasa’ya hediye edilmiştir. Terumasa kaleyi yeniden yaptırıp, genişlettirip hendekler yaptırarak bugün olduğu kompleks haline getirmiştir. 1617’de Honda Tadamasa’nın ailesine geçen kaleye Honda tarafından bir çok bina daha eklenmiştir. Ayrıca Honda, komplekse gelini Prenses Sen (Senhime) için özel bir kule de inşa ettirmiştir.

1910’larda Himeji Kalesi

1868-1912 arasında yaşanan Meiji Döneminde Japon kaleleri birer birer yıkılırken Himeji Kalesi’nin de devlet tarafından yıkılmasına karar verilmiştir. Ancak Albay Nakamura Shigeto’nun ısrarlı çalışmaları sayesinde yıkılmaktan vazgeçilmiştir. Bu olay üzerine Himeji’yi kurtaran albayın onuruna, kalenin Hishi Kapıs’ına bir anıt dikilmiştir.

1945 yılı İkinci Dünya Savaşı sırasında Himeji şehri ağır bir şekilde bombalanmış ve neredeyse kalenin etrafındaki bütün yapılar yanıp kül olmuştur. Ancak Himeji Kalesi hasar almadan kurtulmayı başarmıştır. Tam kalenin en üst katına bir ateş bombası atılmış olsa da bomba patlamamış dolayısıyla kale zarar görmemiştir.

1956 yılında yüklü bir onarıma giren kale için yaklaşık 550 milyon yen harcanmıştır. Himeji şehrinin ağır hasar aldığı 1995 yılı Büyük Hanşin Depremi’nde, kale çok hafif hasarla kurtularak depreme karşı olağanüstü bir direnç göstermiştir. Deprem sırasında kalenin en üst katındaki mihraba yerleştirilmiş bir şişe sake içeceğinin bile yerinde kaldığı söylenmektedir.

Mimarisi

Kōko-en Bahçesi- Himeji,Japonya

Denizden 45.6 metre yükseklikteki Himeyama tepesine kurulu olan kale, taştan bir duvarın üstüne tahta kullanılarak yapılmıştır. Kale, hirayama stilinde yapılmıştır ve aynı dönemdeki benzerleri Matsuyama ve Tsuyama Kaleleridir. Tarih boyunca Himeji’ye sahip olmuş feodal aileleri temsil eden çok sayıda arma (kamon), kalenin mimarisine yerleştirilmiştir. Depolar, girişler, kuleler, taretler ve koridorlardan oluşan toplam 83 alandan oluşan Himeji Kalesi’nin en yüksek duvarları 26 metre yüksekliğindedir. Şehrin 100. yıldönümünü anmak adına 1992’de oluşturulan Kōko-en adlı Japon bahçesi, kompleksi bir bütün haline getirmektedir. Toplam 233 hektarlık alanı kaplayan Himeji, 1 ana kale (daitenshu) ve 3 küçük kaleden (kotenshu) oluşmaktadır.

Ana kale dışarıdan 5 katlı gibi gözükse de aslında 6 kata ve bir de bodrum katına sahiptir. Kale, biri doğusunda biri de batısında olmak üzere 2 sütuna sahiptir ve doğudaki sütun orijinal halinde tek bir köknar ağacıdır. Kalenin 440 m2 olan ilk katında 330 adet Tatami Paspası bulunması nedeniyle buraya “bin paspaslı oda” denmektedir. Bu katın duvarları çeşitli malzeme ve silahların konulduğu silah raflarıyla (bugukake) doludur. Katların alanları yukarı doğru azalmaktadır ve 3-4. katların camlarının önünde taş atma platformları (ishiuchidana) yer almaktadır. Bu platformlar kaleye gelen saldırganları görebilmek ve onlara taş atabilmek için kurulmuştur. Aynı zamanda saldırganlardan saklanmak ve onları şaşırtmak için küçük saklanma odaları (mushakakushi) yapılmıştır.

Savunma

Himeji Kalesi, feodal döneme ait gelişmiş savunma sistemleriyle donatılmıştır. Düşmanlara yerlerini belli etmeden ateş açmalarını sağlayan farlı şekillerde 1000 adet boşluğa (sama) sahiptir. Alttan geçen saldırganlara taş ya da kaynar yağ dökmek amacıyla açılı oluklar (ishi-otoshi-mado) yapılmış ve kalenin yanmaması için duvarlar beyaz sıvayla kaplanmıştır. Kaleye biri içeride olmak üzere 3 hendek kazılmıştır. İçerideki hendek (sangoku-bori), yangınlara müdahale edebilmek için suyla doldurulmuştur. Kalenin yiyecek depolama kapasitesi oldukça yüksektir ve sadece tuz depolamaya adanmış bir Tuz Tareti (shioyagura) bulunmaktadır.

Kaleyi ele geçirilemez kılan en önemli özelliği; ana binalara ulaşmak için kullanılan yolların, düşmanın kafasını karıştıracak şekilde ve labirent gibi yapılmış olmasıdır. Hishi Kapısı ile ana kalenin arası normalde 130 metre iken, yapılan yollarla 325 metreye çıkarılmış, düşmanın girmeden önce binanın etrafında uzun çemberler çizmesi amaçlanmıştır. Bu sayede saldırganlar uzun süre binaya girmeye çalışırken taş atma pencereleri gibi yapılardan düşmana saldırılabilmektedir. Kompleksin orijinal halinde 83 girişi vardır ancak günümüze 21 tanesi kalmıştır. Himeji Kalesi hiç bu avantajların kullanılabileceği şekilde bir saldırıya uğramadığı için, strateji test edilememiştir. Gelen ziyaretçiler, onlara belirli bir rota verilmesine rağmen hala yolu karıştırmaktadırlar.

Sinema ve Himeji

Kale, Japon ve yabancı bir çok filmde yer almıştır. James Bond: İnsan İki Kere Yaşar (1967), Kagemuşa (1980) ve Ran (1985) filmlerinde yer alan kale aynı zamanda televizyon mini dizisi Shōgun’da (1980) da gösterilmiştir. Ayrıca Tom Cruise başrollü Son Samuray (2003) filmi de Himeji şehrinde çekilmiştir.

Hikayelerle Himeji

Okiku’nun Kuyusu- Himeji Kalesi

Himeji Kalesi ile ilgili pek çok hikaye anlatılmıştır. Bunlardan biri Banshū Sarayashiki adlı bir Japon hayalet hikayesidir. Efsaneye göre Himeji Kalesinde bulunan ve değerli aile yadigarları olan tabakların kaybolmasının ardından, Okiku adındaki bir hizmetçi kadın onları çalmakla suçlanmış. Öldürülerek kaledeki bir kuyuya atılan Okiku, hayalet olarak kuyuya musallat olmuş ve geceleri umutsuzca tabakları sayarken duyulurmuş. Sözü geçen kuyu Okiku’nun Kuyusudur ve hala Himeji Kalesi’nde bulunmaktadır.

Anlatılan diğer bir hikayenin adı Eski Dulun Taşıdır (Ubagaishi). Toyotomi Hideyoshi kaleyi inşa ettirirken taşlarının bitmesi üzerine, dul bir kadın aslında satıp para kazanacağı değirmen taşını ona vererek fedakarlıkta bulunmuş. Bunu görenler de kalenin çabucak tamamlanması için taş vererek katkıda bulunmuşlar. Dul kadının verdiği taş ise kale duvarında yerini alırken, tellerle çevrilerek konulmuş. Bugün duvarlardan birinin tam ortasında duran taş, üzerindeki tellerle kendini belli etmektedir.

Bir başka hikaye de Ikeda Terumasa kaleyi yaptırırken orada çalışan baş marangoz Sakurai Genbei ile ilgilidir. Sakurai, kendi çalışmalarından hiç memnun kalmamış ve kalenin bir miktar güneydoğuya eğilmiş olduğunu düşünüyormuş. Sonunda iyice perişan hale gelmiş ve kalenin tepesine çıkarak ağzında bir keski ile aşağı atlayıp ölmüş.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir