Osmanlı Mimarisi tarzıyla 1580 yılında İstanbul’un Anadolu yakasında Üsküdar sahilinin hemen kıyısında yer alan Şemsi Paşa Camii diğer adıyla Kuşkonmaz Camii, dönemin padişahlarından Şemsi Ahmet Paşa tarafından Mimar Sinan’a inşa ettirilmiştir.

Şemsi Paşa Camii (Kuşkonmaz Camii) /Üsküdar. İstanbul

Mimari Yapısı

Kesme taştan yapılan kare planlı camiinin kubbesi sekiz yüzlü bir kasnağa oturmaktadır. Avlusunun iki kapısı olup, biri deniz tarafına, diğeri ise park yönüne açılmaktadır. Camii’nin minaresi esas yapısı üzerine ve köşeye oturtulmuştur. İki kapılı avlusu bulunan halk arasında Kuşkonmaz Camii adıyla bilinmektedir. İstanbul boğazının Marmara’ya açıldığı bir noktada bulunan Üsküdar Ahmet Paşa Camii inşa edilirken vefat eden Şemsi Ahmet Paşa’nın türbesi, caminin denize bakan kısmında yer almaktadır.

Şemsi Paşa Camii iç mimarisi

Günümüze kadar sürekli onarımlar gören Şemsi Ahmet Paşa Camisi ilk olarak 1894 yılında meydana gelen depremde ciddi hasar görmüştür. Balkan savaşlarından sonra ise göçmenlerin barınacağı yer haline getirilen bu önemli şaheser, hayvan barınağı olarak da kullanılmıştır. Ciddi restorasyon çalışmaları sonrasında bu önemli camii 2010 yılında ibadete açılmıştır.

HİKAYESİ

Rumeli Beylerbeyi iken, Kanuni Sultan Süleyman’ın damadı ve dönemin sadrazamı olan Damat Rüstem Paşa ve karısı kızı Mihrimah Sultan’dan olan torunu “Ayşe Hanım Sultan” ile evlenen Şemsi Ahmet Paşa bu şekilde saraya damat olmuştur. Kanuni Sultan Süleyman ölüp, tahta II. Selim çıkınca Şemsi Paşa; vezirlik rütbesi alıp, Kubbealtı veziri olmuştur. Ancak yaşadığı tartışmalar, münakaşalar onun bu görevi devam ettirmesini engellemiştir. Sadrazam Sokullu Mehmet Paşa vefat edince onun yerine Şemsi Paşa sadrazamlık unvanını almıştır.

Şemsi Paşa Camii

Şemsi Paşa kendi adına bir camii yaptırmak istemiştir. Bunun için de en ehli olan kişiye, Mimar Sinan’a başvurmuştur. Titiz olan Paşa, Mimar Sinan’dan kuşların konmayacağı bir camii yaptırmasını istemiştir. Mimar Sinan da bu istek üzerine Kuzey ve Güney rüzgarlarının kesiştikleri noktaları hesaplayıp bu şekilde Üsküdar kıyısına bu camiyi inşa etmiştir. Caminin dalgaların kıyıyı sürekli vurduğu ve bunun sonucunda ise titreşimin olduğu noktada bulunması nedeniyle kuşların konmayacağını düşünmüştür. Kendisine hatıra camii yaptıran Şemsi Paşa ne yazık ki eserinin son halini görememiştir. 1580’de ölen paşadan 1 yıl sonra camii açılmış ve cenazesi de buraya gömülmüştür.

Daha fazla yazı için buraya tıklayın

Bizimle iletişime geçin

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir