2012 yılında UNESCO tarafından İnsanlığın Dünya Kültür Mirası listesinde yerini alan Margravial Opera Evi, Barok Mimari döneminde inşa edilmiş ve şu an hala ayakta kalabilen nadir opera ve tiyatro salonlarından birisidir. Almanya’nın Bayreuth şehrinde 1744 ile 1748 yılları arasında yapılmıştır ve son yıllarda uzun, kapsamlı bir restorasyon sürecinden geçmiştir. Restorasyon süreci 2018’de tamamlanmış ve kapıları tekrar halka açılmıştır.

Orijinal adıyla Markgräfliches Opernhaus, Viyana ve Dresden opera salonlarından ilham alınarak tasarlanmıştır. 18. yüzyılın festival ve müzik kültürünün eşsiz bir örneği olan bu yapı, bağımsız bir barok mahkeme tiyatrosunun en iyi korunmuş örneğidir.

Margravial Opera Evi’nin Tarihi

Bu göz kamaştırıcı projenin çıkış noktası müzik ve tiyatroya karşı büyük ilgisiyle bilinen Brandenburg – Bayreuth asıllı Uçbeyi Argravine Wilhelmine (1709 – 1758) idi. İlk yapılış amacı bir tiyatro olan Margravial, Eylül 1748’de Bayreuth prensesi Elisabeth Friedericke Sophie ve Würtemburg dükü Carl Eugen’in düğününde konukları şenlendirmesi amacıyla inşa edilmişti.

Projenin planları Fransız mimar Joseph Saint-Pierre (1709 – 1754) öncülüğünde Brandenburg-Bayreuth’lu Frederick ve eşi Prusya Prensesi Wilhelmine tarafından çizilen örneklere göre yapılmıştır.

Opera binasının iç tasarımını üstlenen mimar Giuseppe Galli Bibiena, o dönem inşa edilen tiyatrolarda önemli rol oynayan biriydi. Ayrıca Viyana İmparatorluk Mahkemesi için çalışan Giuseppe Galli Bibiena’nın oğlu Carlo Galli Bibiena, Bayreuth’daki projeden sorumluydu ve uç beyi ölünceye dek sarayda kaldı, görkemli opera binasının inşaatının yarıda kalmasına izin vermeyerek çok sayıda sahne tasarımı ve festival dekorasyonu tasarımına katkıda bulundu.

Projenin oluşturulma aşamasında ve tasarımın dikkat çeken noktalarında ön planda olan Prusya kralı Büyük Frederick’in ablası Prenses Wilhelmine, 1737 yılında Margravial tiyatro şirketinin kurmuş ve yöneticiliğini yapmıştı. Margravial Opera Evi gibi birçok opera binasında besteci ve yönetmen olarak iş yaptı. Prenses Wilhelmine öldükten sonra performanslar bir süreliğine durdurulmuştur ve bina kullanım dışı kalmıştır.

Yaklaşık 150 yıl sonra 1872 yılında besteci Richard Wagner bu eşsiz ama kullanılmayan opera binasını keşfetti. Sahnenin 27 metreye kadar uzanan derinliği, görkemli oditoryum ve izleyici kapasitesi onu etkilemiş olmalı ki Margravial’ın tekrar kullanıma açılması kanaatine vardı.

Bayreuth’u Festivallerin Şehri olarak adlandıran besteci, doğum günü 22 Mayıs’ta opera binasına temel atma töreni yaptırdı ve hemen ardından maestro yönetiminde Beethoven’dan 9. Senfoniyi de içeren bir performans verdi.

Sonraki dönemlerde Margravial Opera Binası sadece konser verilen bir alan olmakla kalmayıp çeşitli filmlerin ve tiyatroların de çekildiği bir ortam haline gelmiştir. Özellikle ünlü İtalyan opera sanatçısı Farinelli’nin hayatını konu alan 1994 biyografisi en bilinen örneklerden biridir.

Tiyatro 2009 yılına kadar Almanyada her yıl düzenlenen hayır kurumlarına bağış toplama, genç müzisyenler için deneyim kazanma fırsatı veren Bayreuth Oster Festivalinin merkezi niteliğindeydi. 2000 – 2009 yılları arasında Eylül aylarında ise erken dönem opera performanslarının sergilendiği Bayreuth Barok Festivali merkezine dönüştü.

Mimarisi

İtalyan Barok Mimarisi akımını temsil eden Margravial Opera Evinin yapımında kullanılan malzemelerin büyük bir kısmını ahşap ve kanvas oluşturmaktadır. Bu malzemelerle kaplanan zaviyeler, taşla kaplı dış cephelere birbirinden ayrık bir şekilde konumlandırılmıştır.

margravial opera evi

Tiyatronun dışının nispeten sade görünümüne karşın içini oldukça süslemeli ve göz alıcı unsurlar sarmaktadır. Ahşap unsurlar burada da varlığını sürdürürken ayrıca prefabrike edilmiş, dış ortamlarda renklendirilmiş heykeller de karşımıza çıkıyor.

Oditoryum ve sahne tek bir alanda birleşir. Oditoryumun arka tarafındaki sütunların birleştiği alan avluya açılır. Oditoryumun üzerinde bulunan locaları ve sahneyi süsleyen heykeller; Hohenzollern hanedanını, tiyatronun kurucularını, uçbeyi Friederich’i ve Brandenburg-Bayreuth’un uçbeyi Wilhelmine’i yücelttiği düşüncesiyle koyulmuştur.

Tiyatro perdeleri haricinde tamamen orijinalliğini korumaktadır. Perdeler ise 1812 yılında Rus Kampanyası yürüyüşlerinde Napolyon’un birlikleri tarafından alınmıştır.

Margravial, Ekim 2012’de çok yönlü yenileme ve dönüştürme çalışmaları sebebiyle faaliyetlerini durdurdu ve Nisan 2018’de hizmet vermeye devam etti. Restorayon süreci sonunda etkileyici üç boyutlu etkisi, illüzyonist ve aydınlık atmosferine yeniden kavuştu. Margravial Opera Evi günümüzde çeşitli ışıklı gösterilerin yapıldığı ve zaman zaman konserlerin verildiği bir işlev kazanmıştır.

Giuseppe ve Carlo Galli Bibiena mimarlarının öncülüğünde tasarlanan, tam olarak 4 yıl bile sürmeyen (1744-1748) Margravial Opera Evi; festival mimarisinin bir başyapıtı olarak her gün onlarca ziyaretçi almaktadır.

Daha fazlası için tıklayın!

Bizimle iletişime geçin!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir