İçindekiler

1915 Çanakkale köprüsü
1915 Çanakkale Köprüsü

Çanakkale,Türkiye’nin kuzeybatısında bulunan sevimli bir şehirdir. Avrupa ve Asya kıtalarında toprağı olması onu özel yapan özelliklerinden biridir. Çanakkale deyince akla tarih, savaş ve zafer gelir. 1915 yılında kazanılan deniz zaferi Çanakkale’yi Dünya tarihinde önemli yerlere taşımıştır. Bugünkü yazımızda Çanakkale’yi İstanbul’a bağlayan 1915 Çanakkale Köprüsü’nden bahsedeceğiz.

Boğaz’ın Önemi

Çanakkale Boğazı konumu itibariyle karadeniz ülkelerinin Dünya’ya açılan kapısıdır. Özellikle Rusya’nın ekonomik olarak diğer ülkelerden daha gelişmiş olması, onu bu boğazı en çok kullanan ülkelerden biri yapar. Karadeniz ülkeleri ticari faaliyetlerinin önemli kısmını bu boğazdan yürütürler. Bu boğaza yapılan köprünün deniz trafiğini aksatması, azaltması veya ortadan kaldırması söz konusu bile olamaz. Boğaz üzerinde yapılacak her işlem; kendisinden önceki faaliyetleri devam ettirmeli ve onlara kolaylık sağlamalı, doğa ile uyumlu olmalı ve deniz canlılarının ekosistemine zarar vermemelidir. İşte 1915 Çanakkale Köprüsü’de bu maddelerin hepsi hesaba katılarak tasarlanmıştır.

1915 Çanakkale Köprüsü

Türkiye-Güney Kore

Yap-İşlet-Devret modeli ile ihaleye çıkarılan 1915 Çanakkale Köprüsü ve Otoyolu Projesi, Türk ve Güney Koreli firmalardan oluşan Daelim, Limak, SK, Yapı Merkezi ortak girişimi 16 yıl 2 ay ve 12 gün işletme teklifi vererek en az süre işletme teklifiyle ihaleyi kazandı.16 Mart 2018’de finansman paketi imzalanan projeye %70’i yabancı banka ve finansman kuruluşlarından olmak üzere yaklaşık 2,265 milyar euro kredi sağlandı. Köprü tamamlandığında Çanakkale Boğazı’nın ilk, Marmara Bölgesi’nin beşinci asma köprüsü olacak. Köprüyle, Asya ve Avrupa, deniz üstünden dördüncü kez toplamda ise yedinci kez birleşmiş olacak. Feribotla yaklaşık otuz dakikada geçilen boğaz, bekleme süreleriyle beraber bir saati bulan seyahat süresi köprüyle dört dakikaya inecek.

Rekor Köprü

18 Mart 2017’de yapımına başlanan projenin 18 Mart 2022 tarihinde teslim sözüyle yapımına devam ediliyor. Proje kapsamında çok sayıda otoyol birbirine bağlanıyor. Projenin bütünlüğü İstanbul Silivri’deki otoyoldan Balıkesir’in Balya ilçesinden geçen otoyola kadar uzanıyor. İçinde çok sayıda otoban, küçük asma köprüler, virajlar ve kontrol noklatarı bulunan proje yine çok sayıda şantiye tarafından eş zamanlı yürütülüyor. Tamamlandığında dünyanın en uzun orta açıklı köprüsü konumuna gelecek olan 1915 Çanakkale Köprüsü bu rekoru Japonya’daki Akashi Köprüsü’nden devralacak. 1991 metre orta açıklı Japon köprüsü 2023 metre ile bu ünvanı bize derverecek. Bir başka rekor ise kule boylarından alınacak. 318 metre kule boyu ile en uzun kuleli köprü olacak.

Bu Rekor Sayılar Neyi Temsil Ediyor?

Çanakkale’nin ve ülkemizin tarihindeki sayılardan yola çıkılarak tasalanan köprü, tarihi sayıları asırlar boyu akıllarda tutmayı hedefliyor. 2023 metrelik orta açıklık Cumhuriyetimiz’in kuruluşunun 100. yılını temsil ediyor. 318 metrelik kule yüksekliği ise, Çanakkale ve ülkemiz için önemli bir tarih olan 18 Mart Deniz Zaferine ithafen, yılın 3. ayının 18. gününü temsil ediyor. Yapımı tamamlandıktan sonra 318 metrelik kulelerin üzerine Seyit Onbaşı’nın savaşda taşıdığı top mermileri figürleri de eklenerek yükseklik 333 metreye çarılacak. Köprü’nün ayaklarının kırmızı-beyaz tasarlanması da ülkemizin bayrağını ve bağımsızlığımızı temsil ediyor.

Uygun Zemin Seçimi

Uygun zemin seçmek ya da zemini uygun hale getirmek inşaatçılar için her zaman ana mesele olmuştur. Bu projede de uygun zemini seçmek kolay olmadı. Günler alan testler sonucunda en ideal zemini kenardan 770 metre içeride buldular. Kule ayaklarını bu zemine dikmek için de yine bir çok hesaplamalar yapıldı. Bu hesaplamalar yapılırken bir çok şey hesaba katıldı. Bunlardan birisi de deniz canlılarının ekosistemiydi. Yapılacak olan ayaklar yıllar boyunca deniz suyunun içinde kalacak ve bu ayaklar betonla çelikten oluşuyor. Beton ve çeliğin yıllar boyu suyun içinde kalması deniz canlılarına ne kadar hasar verebilir veya onların gelişimlerini olumsuz yönde etkiler mi? Hesaplamalar yapılırken bu sorulara da cevap arandı ve en uygun zemintüm etmenler hesaba katılarak belirlendi.

Temelin Atımı

Zemine önce kazıklar çakıldı. Her iki ayak için de hesaplanan sayıda kazık belirlenen yerlere yerleştirildi. Kazıkların bir tanesinin uzunluğunu 10 katlı bir binayla eşdeğer sayabiliriz. Kazıkların üzerine çakıl döküldü. Çakıllar dağıtıldı preslendi ve uygun hale getirildi. Her bir çakılı da su bardağı boyutunda düşünebiliriz. Denizin dışında bir şantiye kuruldu ve kule ayaklarının temeli için havuzlar kazıldı. Temel dışarıda hazırlandı ve önceden belirlenen yerine batırıldı. Havuzda hazırlanan temel yapım aşaması tamamlandığında havuzun su seviyesi deniz seviyesiyle eşitlendi. Temel yerinden koparıldı ve yüzer hale geldi. Sonrasında ise gemilerle yerine taşındı. Taşıma işlemi 26 saat sürdü.

Uydu’dan gelen konum onayından sonra batırma işlemi başlatıldı. Batırma işlemi ise 86 saat sürdü. Temelin içine yerleştirilen odacıklara su pompalanmasıyla batırma işlemi gerçekleştirildi. Karada hazırlanan temel, uzun uğraşlar sonucunda yerine oturtuldu. Temelin oturmasından sonra geriye gözle görünür sadece başlangıç kule ayaklarının uçları oldu. İzmit’te üretilen dev silindir çelik kuleler adım adım yükseldi. Silindirler iç içe iki silindir olarak üretildi ve iki silindir arasına beton döküldü. Bu işlem tüm ayaklar için uygulandı.

Uzun Köprü ve Mimar Müslihiddin

Çanakkale ilimizin Gelibolu ilçesinde bulunan Uzun Köprü ve bu köprünün mimarı Mimar Müslihiddin, 1915 Çanakkale Köprüsü yapımında şantiye çalışanlarına önemli yarımlarda bulundu. Bundan altı asır önce inşa ettiği köprüde kullandığı teknikler, köprü tasarımcılarına önemli kolaylıklar sağladı. Çoğrafi konum olarak yakın yerlere inşa edilen iki köprü bazı ortak özellikler barındırıyorlar. Su seviyesinin zaman zaman değişmesi ve boğazın etkili rüzgarlarının vereceği hasarlar maksimum seviyede düşünülerek yapılan hesaplamalar iki köprü için de ortak bir paydadır.

Mimar Müslihiddin Uzun Köprü’yü yaparken horasan harcı ve küfeki taşı kullanmıştı. Horasan harcı ne taş ocağı ne dere yatağı ne de deniz yatağından malzemelerle hazırlanıyor. Horasan harcı ezilmiş tuğlaların kireçle ve ayrı bir karışım maddesiyle harmanlanmasıyla elde ediliyor. Küfeki taşı ise kolay işlenebilen ve zamanla sertleşen bir taş. Horasan harcını ve küfeki taşını sonraki yıllarda Mimar Sinan’da eserlerinde kullanıyor. Günümüzde horasan harcı ve küfeki taşıyerini betona ve çeliğe bırakmış durumda.

1915 Çanakkale Köprüsü

Teslim Tarihi Yaklaşıyor

Köprü’nün inşaatında sona yaklaşıldı. Bundan birkaç ay sonra vatandaşın kullanımına açılacak olan köprü iki yönlü ve üçer şeritli olacak. Geçtiğimiz günlerde yapılan açıklamaya göre köprüden geçiş ücreti bir otomobil için 15 euro olarak belirlendi. Açılışın 18 Mart 2022’de yapılması bekleniyor.

Diğer yazılarımız için tıklayın.

Bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir