Kristal Saray

Bu yazımızda alışıldığı gibi kral ve kraliçeler için değil sergi ve sanat galerileri için inşa edilen iki sarayı inceleyeceğiz. Biri herkesi kendisine hayran bırakan ancak tarihe karışmış olan 1850’lerin Kristal Saray’ı, diğeri ise şimdilerde de göz kamaştırarak hala ayakta olan 1880’lerin Kristal Saray’ı.

Kristal Saray: Londra

1849 yılında Büyük Britanya ve İrlanda Birleşik Krallığı Kraliçesi Victoria ve Kraliyet Sanatlar Derneği Başkanı olan eşi Prens Albert bütün dünyanın katılacağı büyüklükte bir sergi( Great Exhibition) düzenlemek düşüncesiyle serginin gerçekleştirilmesi için görkemli bir yapı inşa edilmesini istediler. Londra Hyde Park’ta inşasına başlanan saray Joseph Paxton’un tasarımıyla 1 Mayıs 1951 tarihinde sergiye açıldı. Dev sergi yurt içinden ve yurt dışından büyük ilgi gördü.

Joseph Paxton tarafından çiçek seralarından esinlenilerek dikdörtgen biçiminde tasarlanan yapı ortadaki en uzun olacak şekilde beş kademeden oluşup 564 metre uzunluğu 139 metre genişliği ve 39 metre yüksekliğinin yanında asma katlar ile birlikte toplam 74.000 metrekarelik bir sergi alanı sunuyordu. Sanayi Devrimi’nin getirdiği teknolojik imkanlarla demir ve çeliğin mimari alanda kullanımına öncülük eden yapı prefabrikasyon yöntemiyle yapılmasının avantajıyla 9 ay gibi kısa bir sürede tamamlanmıştır. Yapımında kullanılan yöntemlerin pratikliği ile hem zamandan hem de maddi açıdan kar sağlamıştır. Bu inanılmaz yapının inşası döneminde yalnızca 150.000 pounda mal olmuştur, bu ise günümüzde 13 milyon pounda eşdeğerdir.

kristal saray

Victoria dönemi mimarisinin önemli temsilcilerinden olan saray döneminin en göz alıcı yapılarından biriydi. İleriki yıllarda yaratıcısına “Sir” unvanı kazandıran görkemli saray 1854 yılında Hyde Park’tan Sydenham’a taşındı ve burada yeniden kuruldu. 1866’da geçirdiği bir yangında büyük hasar aldı ancak onarımı yapılabildi. 1936 yılında çıkan ikinci bir yangında ise tümüyle yandı. Büyük yangında ayakta kalmayı başaran kuleleri II. Dünya Savaşı’nda İngiltere’ye saldıran Alman uçaklarının hedefi olabileceği gerekçesiyle 1941 yılında kaldırıldı.

Kristal Saray: Madrid

 Ricardo Velázquez Bosco tarafından Joseph Paxton’un Londra’daki ihtişamlı eserinden esinlenilerek tasarlandı ve 1887 yılında Madrid’de inşa edildi. Yapı aynı Londra’daki Kristal Saray gibi taşıyıcı demirler üzerine tamamen cam levhalar kaplanarak prefabrikasyon yöntemiyle yalnızca 6 ayda oluşturuldu ve yine taşınabilir özellikteydi. Madrid’in en büyük parkı olan El Retiro Park’ta bulunan saray ilk etapta o dönem bir İspanyol sömürgesi olan Filipinler’den getirilen biyolojik bitki türlerinin sergilenmesi için kullanıldı. Filipinler’in bağımsızlığını kazanmasının ardından farklı sanatçıların sergi alanı haline geldi, şimdi ise sanat galerisi olarak kullanılıyor.

Victoria döneminin bir örneği olan sarayın çevresinde 15 binden fazla bitki türü bulunuyor ve birkaç basamak merdivenle yapay bir göle bağlanıyor, bu da onu doğayla tamamen iç içe bir hale getiriyor.

Dış cephesi Daniel Zuloaga tarafından seramik bezemelerle süslendi, sarayın etrafı ise vitray camlarla kaplandı. Vitray camlar güneşten yansıyan ışıkları kırarak gökkuşağı renklerini sarayın içine dolduruyor ve içeriye giren her ziyaretçiyi adeta büyülüyor.

DİĞER YAZILARIMIZ İÇİN TIKLAYINIZ

BİZE ULAŞIIN

3 thoughts on “Kaldığı Yerden Kristal Saray

  1. Bahartemiz dedi ki:

    Ellerinize sağlık.Yazılarınızı takipte kalacağım.

  2. Egemen dedi ki:

    Sanat tarihi öğrencisiyim, çağdaş müzecilik dersim için bu yapıyı araştırıyordum. Harika bı yazım olmuş, emeğinize sağlık. 🤗

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir