İçindekiler
Galata Kulesi
Dünyanın en eski kulelerinden biri olan Galata Kulesi, 528 yılında Bizans İmparatoru Anastasius’un isteği ile Fener Kulesi olarak inşa ettirilmiştir. Döneminde bulunduğu yerdeki en yüksek yapı olan kule, 13. yüzyılın başında gerçekleşen Haçlı Seferi’nde büyük oranda zarar görmüştür. 1348 yılına gelindiğinde Cenevizliler tarafından yığma taşlar kullanılarak Galata surlarına ek olarak yeniden yapılmış ve “İsa Kulesi” adını almıştır. 1348 yılında yeniden yapıldığında tekrar kentin en büyük yapısı olmuştur.
1445-1446 yılları arasında yükseltilen Galata Kulesi, Türklerin eline geçmesinden bu yana neredeyse her yüzyıl yenilenmiş ve tamir edilmiştir. 16. yüzyıla gelindiğinde Kasımpaşa tersanelerinde çalıştırılan Hristiyan savaş esirleri için barınak olarak da kullanılmıştır. Sultan III. Murat’ın müsaadesiyle burada müneccim Takiyüddin tarafından bir rasathane kurulmuş, ancak bu rasathane 1579’da kapatılmıştır.
1632 yılında IV. Murat döneminde Hezarfen Ahmet Çelebi, Okmeydanı’nda rüzgarları hesaplayıp uçuş hazırlıkları yaptıktan sonra, 1638 yılında tahtadan yapmış olduğu kartal kanatlarını sırtına bağlayarak Galata Kulesi’nden Üsküdar’a kadar uçmuştur. Bu uçuş Avrupa’da ve dünya genelinde yoğun ilgi ile karşılanmış, İngiltere’de bu uçuşu gösteren gravürler yapılmıştır.
1717 yılına gelindiğinde kule yangın gözetleme kulesi olarak kullanılmıştır. Burada yangın, halkın duyabilmesi için büyük davullar kullanılarak haber verilmekteydi. III. Selim döneminde çıkan bir yangında kulenin büyük bölümü yanmıştır. O dönemde yangının oluşturduğu hasardan sonra onarılan kule 1831 yılında yeniden başka bir yangın sonucu hasar görmüş ve tekrar onarılmıştır. 1875 yılında ise şiddetli bir fırtınada külahı devrilmiştir. 1965’te başlanıp 1967’de bitirilen son onarımla da kulenin şimdiki görünümü sağlanmıştır.
Teknik Özellikler
528 yılında Romalılar tarafından Romanesk mimari stili ile inşa edilmiş olan kulenin çatının uç kısmına kadar olan yüksekliği 69,90 metre olarak ölçülmüştür. Dışında görmüş olduğumuz ihtişamlı ve kalın duvarları 3,75 metre olarak , dairenin iç çapı ise 8,95 metre olarak ölçülmüştür. Dış çap ise 16,45 metre olarak inşa edilmiştir. Şu ana kadar yapılan hesaplamalara göre kuleyi bir tartıya koyduğunuzu düşündüğünüzde ise ağırlığının yaklaşık olarak 10 bin ton olarak çıkacağı varsayılır. Bu ağırlığın asıl sebebi hem duvar kalınlıkları hem de gövdesinin işlenmemiş moloz taşından yapılmış olmasıdır.
Kulemizin Efsaneleri
Galata kulesi dendiğinde insanların aklına çok bilindik iki efsane gelir. Efsanelerden ilkinde; Galata Kulesine ilk kez beraber çıkan bir kadın ve bir erkeğin mutlaka hayatlarının birleşeceğini ve çok mutlu olacaklarını fakat çiftlerden biri önceden buraya çıktıysa tılsımın bozulacağı söylenir. Diğer efsanemiz ise ilkine nazaran daha masalsıdır. Bu efsanede Galata ve Kız kulelerinin birbirine aşık iki kuledir ve aralarındaki büyük boğaz nedeniyle kavuşmalarına imkansız gözüyle bakılır. Zaman geçtikçe sevdaları daha da büyüyen kuleler Hezarfen Ahmet Çelebi’nin Avrupa yakasından Anadolu yakasına uçmak için Galata Kulesi’ne tırmandığında, Galata’nın mektuplarını yanına alıp yolda Kız Kulesine bırakır ve mektupları okuyan Kız Kulesi, aşkının karşılıksız olmadığını anlayıp aşkına daha da bağlanır ve bu bağlılıkla yüzyıllara meydan okuyup daha da güzelleşmeye başlarlar.
Ulaşım
Refik Saydam Caddesi üzerinde yer alan İstanbul Kültür Sanat Vakfı binasının yan aralığında kalan yoldan, ortalama olarak 300 metre süren kısa ve eğlenceli bir yürüyüşün ardından Galata Kulesi’ne ulaşabilirsiniz. Yürüyeceğiniz bu yolda keyifli fotoğraflar da çekebilirsiniz. Galata Kulesi’ne en kolay ulaşım yolu ise metrodur. Yenikapı-Hacıosman metrosuna bindikten sonra Şişhane çıkışında inerek Refik Saydam Caddesi’ne ulaşabilirsiniz. İstiklal Caddesi tarafından Galata Kulesi’ne geliyorsanız; metronun olduğu sokağın bir ilerisinde yer alan sokağa girerek Tünel Meydanı’na ulaşabilir ve Galata Kulesi’ne gelebilirsiniz. Ziyaretçilere açık olan Galata Kulesi içerisinde yer alan restoranı, gece saat 22.00’ye kadar ziyaret edebilirsiniz.
- The Interlace
- The Fosun Foundation
- Dynamic Tower: Dönen Gökdelen
- Müze Gazhane
- Mimari Tasarımda Çevre Analizleri
Tüm yazılarımız için tıklayın