Le Corbusier

Le Corbusier’in Hayatı

6 Ekim 1887 tarihinde Charles-Edouard Jeanneret (Le Corbusier) İsviçre’nin La Chaux-de-Fonds şehrinde  saat ustası olan Edouard Jeanneret’in ve müzisyen-piyano öğretmeni olan Madam Jeannerct-Perrct’in oğlu olarak dünyaya gelmiştir. Mimar, ressam, heykeltraş, yazar ve modern mobilya tasarımcısı olan Le Corbusier mahlaslı bu kişi adını Avrupa, Hindistan ve Rusya’da bulunan yapıtları ile özellikle de modern mimariye yaptığı katkılar ile duyurmuştur.

13 yaşında ilkokuldan ayrılarak uygulamalı sanat okuluna yazılmıştır. Yüz süsleme ve gravür sanatlarını burada öğrenmiştir. Henüz öğrenciyken kübist çizgiler taşıyan cep saati tasarımı ile Torino’da Uluslarası bir ödül kazanmıştır. Tarih ve çizim dersleri alan Charles, öğretmeninin yardımı ile mimarlık hakkında bölgesel çalışmalar yapan bir komisyona katılmıştır ve babasının mesleği olan saat işleme zanaatından vazgeçmiştir.

20 yaşında ilk evini tasarladıktan sonra Fransa, Almanya, İtalya Avusturya’da geziler yapıp çalıştıktan sonra 4 yıl sürecek ve kendisini mimari açıdan geliştirecek doğu gezisine çıkmıştır. 1917 yılında tekrardan Paris’e gelmiş, hiç mimarlık işi bulamadığı için burada Amédée Ozenfant etkisi ile ressamlığa yönelmiştir. Amédée Ozenfant ile birlikte düşüncelerini L’Esprit Nouveau (Yeni Ruh) dergisinde ortaya koymuştur. Burdaki yazılarını ”kuzgunumsu” anlamına gelen ve dedesininin adından türettiği (Lecorbézier) “Le Corbusier” takma adı ile kaleme almıştır.

1923 yılında Vers une Architecture ”Bir Mimarlığa doğru” adlı kitabını yayımlamıştır. Bu kitabında geleneksel, süslemeci mimarlık anlayışının tersine; yalın ve işlevsel yapıları savunarak toplu konut anlayışına yeni bir bakış açısı getirmiştir. Yine aynı kitapta Mimarlığın 5 temel ilkesinden bahsetmektedir;

• Engelle karşılaşmadan evin içinden geçen temel direk
• Duvara göre özerkliği bulunan yapı çatısı
• Her kata kendine özgü bir nitelik kazandıran özgür plan
• Özgür cepheler
• Teras çatı

Le Corbusier, Uluslararası Modern Mimarlık Kongreleri’nin (CIAM) kuruluş çalışmalarında
danışmanlık yapmış ve konferanslar vermiştir.

1953’te ilk kez kent planlama ilkelerini yaşama geçirme olanağı bulmuştur. Kent için bir plan
çizerek önemli hükûmet binalarının tasarımını yapmıştır. Ayrıca Hindistan’da bazı özgün
tasarımlı özel evler de tasarlamıştır.

Le Corbusier’in Bazı Yapıtları;

1-Unite d’Habitation;

Türkçesi ‘Barınma Ünitesi’ olan Unite d’Habitation, dünya üzerindeki en meşhur ve önemli toplu konut projelerinden bir tanesidir. 2.Dünya Savaşı’ndan sonra ortaya çıkan toplu barınma ve konut ihtiyacına karşılık olarak ürettiği mimari proje fikridir. Proje Marsilya’da II. Dünya Savaşı sonucunda evsiz kalan Fransız vatandaşlarını yeniden bir eve kavuşturma amacıyla yapılmıştır.

2-Notre Dame-du-Haut Kilisesi ;

Notre Dame du Haut Ronchamp, doğu Fransa’da Belfort yakınlarındaki Bourlémont tepesinde yer alıyor. Tepenin dört tarafında da görülebilen şapel, İkinci Dünya Savaşı sırasında tahrip edilen bir hac kilisesi yerine yeniden inşa edilmiş. Modern sanat ve mimariyi benimseyen yapı, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra dışavurumcu mimarinin ilk binası olarak tanımlanıyor.  Le Corbusier‘in tüm yapılarında olduğu gibi ortalama insan ölçüleri ve altın orandan faydalanarak geliştirdiği “modulor” sistem uygulanmış.

3-Carpenter Görsel Sanatlar Merkezi;

Le Corbusier, Cambridge’de Harvard Üniversitesi Kampüsü için modern mimari tarzda tasarladığı 1965 yılında inşa edilen  tasarlanan Carpenter Center, öğrencilerin sanat çalışmalarını sergileyecekleri ve sergileyecekleri büyük açık stüdyo alanlarına ev sahipliği yapıyor.

4-Villa Savoye ;

Le Corbusier ve kuzeni Pierre Jeanneret tarafından tasarlanan yapı, Modernizm akımının özellikleri ve Le Corbusier’nin mimari prensipleri doğrultusunda tasarlanmıştır. Modern Fransız banliyö evi olarak tasarlanmış Villa Savoye, Le Corbusier’nin mimari tasarımlarında esas aldığı 5 tasarım prensibini (yukarıda bahsettiğimiz) de taşır.